SÜNEN İBN-İ MACE

Bablar Konular Numaralar

KİTABU’L-FİTEN

<< 4032 >>

DEVAM: 23- BELA (MUSİBET VE SIKINTILARA) KARŞI SABRETMEK BABI

 

حدّثنا عَلِيُّ بْنُ مَيْمُونٍ الرَّقيُّ. حدّثنا عَبْدُ الْوَاحِدِ بْنُ صَالِحٍ. حدّثنا إِسْحَاقُ بْنُ يُوسُفَ عَنِ الأَعْمَشِ، عَنْ يَحْيَى بْنِ وَثَّابٍ، عَنِ ابْنِ عُمَرَ؛ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللهِ صلى الله عليه وسلم:  ((الْمُؤْمِنُ الَّذِي يََالِطُ النَّاسَ، وَيَصْبِرُ عَلَى أَذَاهُمْ، وأَهْظَمُ أَجْراً مِنَ الْمُؤْمِنِ الَّذِي لاَ يُخَالِطُّ النَّاسَ، وَلا يَصْبِرُ عَلَى أَذَاهُمْ)).

 

İbn-i Ömer (r.a.)'dan rivayet edildiğine göre; Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu, demiştir: Halk arasına girip de eziyetlerine sabreden mu'min'in sevabı, halk arasına girmeyen ve onların eziyetlerine sabretmeyen mu'min'in sevabından daha fazladır.

 

AÇIKLAMA:  Bu iki hadisi Tirmizi de rivayet etmiştir. Bunlar da sabır ve tahammülün sevabının çokluğuna delalet eder. Nevevi: Fitnelerden emin olmak kaydıyla halk ile teması sürdürüp onlarla oturup kalkmanın halktan uzaklaşıp bir kenara çekilmeden daha faziletli olduğu hususunda alimlerin cumhuru ittifak etmiştir, der. Bu son hadis de aynı hükmü ifade eder. Hadisten de anlaşılacağı üzere halk arasına karışan mü'min şayet onlardan gelen eziyetlere sabır ve tahammül göstermezse uzak durması daha iyidir ..